Meteorolojinin Antalya için verdiği haber tüm dikkatlerin Türkiye'de Antalya'ya dönmesine sebeb oldu...Birçok dost ve arkadaş gün boyu haber sordu durdu...Şuan 4 Kasım Çarşamba 18.00 itibarıyla herşey normal gibi.Gün boyu hava çiledi durdu.Güçlü bir yağış akımı görülmedi.Gece olursa ona birşey diyemem..Öğleden sonra yarım saatliğinede olsa güneş kendini gösterdi.Akşamüstü hava gayet sakindi.Ne rüzgar ne fırtına nede güçlü ve tehlikeli bir yağış görülmedi.Ama Serik ve Alanya' da durum nasıl bilmiyorum...Telefonla bir arkadaşıma ulaşmaya çalıştım,ulaşamadım...Yazı bitinceye kadar ulaşmaya çalışacağım.ŞUAN itibarıyla meteoroloji metrekareye yüksek miktarda yağış tahmininde yanılmış görünüyor.Birazda arılardan bahsedelim.
Arılar için en zor ve tehlikeli dönemin içindeyiz.Çünkü;Sonbaharın sonu günboyu değişken ısı ve hava durumlarına gebedir.Öğle civarı hava ısınır ve harika bir konuma ulaşır.Bunun etkisiyle arılar uçuşa çıkar.İkindiye doğruda 7-8 derecelik düşüşler görülebilir.Arılar dışardaysa üşüyüp kısmi felç geçirip kovana gelemeyebilirler...Bu bakımdan sonbahar havası bilhassa karasal iklimin yaşandığı yerlerde arılar için risk ve olumsuzlukları taşır.Akdeniz ise fazla bir olumsuzluğu taşımaz.Hava yağışlıysa arı kovandadır.Zaten iklimi en iyi bilen canlılar içinde arıları ilk sıraya yazmak gerek..".4-5 yıl önceydi..Arılar Ispartadaydı.Çok bulutlu(Fingus türü bulut.) bir gündeydik.Ama havada sıcaktı.Bazen hava açıyor tekrar kapanıyordu.Yanımdaki tecrübeli bir arıcı arkadaşım bugün fırtına ve şiddetli yağış var dedi...Bende güldüm.Dediki arılar söylüyor dedi.Bende sen Türkçeyi zor konuşuyorsun,arı dilini anlayıp tercümanmı oldun dedim.O zaman bana dediki kalk sana ispatlayayım dedi...Kovana giren ve çıkan arı sayıları kıyaslayalım diyerek;Güçlü bir kovan seçtik.Başladık gözleme...Öncesi ben işin şakasındaydım.Gözlem sırasında gerçeği yakaladım.Gerçekden dışarıdaki işçi arılar giriş yapıyor ama çıkan arı sayısı yok denecek kadar azdı...Arkadaşım üstlüğünü çıkardı..Artık arı kovana döndü,kovanları rahatsız etmeyelim diyerek bir ağaç altına çekildik.Oturup uzanıp istirahat edelim derken 10 dakikaya kalmadan müthiş bir yağmur başladı...Bizde hemen aracımızın içine koştuk.takriben 45 dakika kadar oturduk.iyi bir yağmur düşmüştü.Yaz günü yağmurunun ardından güzel bir ikindi güneşiyle hava açtı.Bizim arılıkdaki arıların sanki hepsi kovan terkediyor gibi dışardalar...Bizim arıcı arkadaş üstlüğünü giyerek kovanların içinde şöyle bir gezdi geldi...Dediki yağmur geçti.Öyle deyince bende üstlüğümü giyerek arıların içinde dolaşmaya başladım.Geçmişgün nekadar zaman geçti bilemiyorum ama bir süre sonra tek tek polenli arıların gelmeye başladığı görüldü..".İşte böyle..Arılar iklimi en iyi bilen canlılardan birisi...
Artık arılarımızı kışlık yerlerine taşıyacağım.Yarın akşam hava iyi olursa bu işi yapmayı düşünüyorum.Bir kısmını akşam yarısınıda sabah erkenden taşıyacağım.Artık orman içi yağışla rutubetli hale geldi.Güneşide az görüyor.Onun için nakil işini halletmeliyim.Arılar bulunduğu yerden 6-7 km başka bir mevkiye taşınacak.Sıkıştırma işini tamamladık.Artık gerisi Yüce Allaha kaldı.Yağmurda iyi yağdı.Kış bitkileri yakında kendini göstermeye başlar...Bu ifadelerle yazıyı noktalarken herşeyin gönlünüzce olması dilek ve temennilerimle...
Arılar için en zor ve tehlikeli dönemin içindeyiz.Çünkü;Sonbaharın sonu günboyu değişken ısı ve hava durumlarına gebedir.Öğle civarı hava ısınır ve harika bir konuma ulaşır.Bunun etkisiyle arılar uçuşa çıkar.İkindiye doğruda 7-8 derecelik düşüşler görülebilir.Arılar dışardaysa üşüyüp kısmi felç geçirip kovana gelemeyebilirler...Bu bakımdan sonbahar havası bilhassa karasal iklimin yaşandığı yerlerde arılar için risk ve olumsuzlukları taşır.Akdeniz ise fazla bir olumsuzluğu taşımaz.Hava yağışlıysa arı kovandadır.Zaten iklimi en iyi bilen canlılar içinde arıları ilk sıraya yazmak gerek..".4-5 yıl önceydi..Arılar Ispartadaydı.Çok bulutlu(Fingus türü bulut.) bir gündeydik.Ama havada sıcaktı.Bazen hava açıyor tekrar kapanıyordu.Yanımdaki tecrübeli bir arıcı arkadaşım bugün fırtına ve şiddetli yağış var dedi...Bende güldüm.Dediki arılar söylüyor dedi.Bende sen Türkçeyi zor konuşuyorsun,arı dilini anlayıp tercümanmı oldun dedim.O zaman bana dediki kalk sana ispatlayayım dedi...Kovana giren ve çıkan arı sayıları kıyaslayalım diyerek;Güçlü bir kovan seçtik.Başladık gözleme...Öncesi ben işin şakasındaydım.Gözlem sırasında gerçeği yakaladım.Gerçekden dışarıdaki işçi arılar giriş yapıyor ama çıkan arı sayısı yok denecek kadar azdı...Arkadaşım üstlüğünü çıkardı..Artık arı kovana döndü,kovanları rahatsız etmeyelim diyerek bir ağaç altına çekildik.Oturup uzanıp istirahat edelim derken 10 dakikaya kalmadan müthiş bir yağmur başladı...Bizde hemen aracımızın içine koştuk.takriben 45 dakika kadar oturduk.iyi bir yağmur düşmüştü.Yaz günü yağmurunun ardından güzel bir ikindi güneşiyle hava açtı.Bizim arılıkdaki arıların sanki hepsi kovan terkediyor gibi dışardalar...Bizim arıcı arkadaş üstlüğünü giyerek kovanların içinde şöyle bir gezdi geldi...Dediki yağmur geçti.Öyle deyince bende üstlüğümü giyerek arıların içinde dolaşmaya başladım.Geçmişgün nekadar zaman geçti bilemiyorum ama bir süre sonra tek tek polenli arıların gelmeye başladığı görüldü..".İşte böyle..Arılar iklimi en iyi bilen canlılardan birisi...
Artık arılarımızı kışlık yerlerine taşıyacağım.Yarın akşam hava iyi olursa bu işi yapmayı düşünüyorum.Bir kısmını akşam yarısınıda sabah erkenden taşıyacağım.Artık orman içi yağışla rutubetli hale geldi.Güneşide az görüyor.Onun için nakil işini halletmeliyim.Arılar bulunduğu yerden 6-7 km başka bir mevkiye taşınacak.Sıkıştırma işini tamamladık.Artık gerisi Yüce Allaha kaldı.Yağmurda iyi yağdı.Kış bitkileri yakında kendini göstermeye başlar...Bu ifadelerle yazıyı noktalarken herşeyin gönlünüzce olması dilek ve temennilerimle...
Yorumlar